Prof.Dr. Şebnem Hoşkara DAÜ Kentsel Araştırma ve Geliştirme Merkezi (Kent-AG) Başkanı ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Hayatla ilgili pek çok konuyu yeniden düşünmek zorunda olduğumuz ve sorguladığımız bugünlerde, bir yandan da hayatı normal yaşamaya çalışıyoruz. Alışkanlıklarımız, genel geçer davranışlarımız, süregelen işlerimiz, planlarımız, hep bizimle beraber. Hepimiz günden güne değişen ruh halleri içindeyiz. Bir yandan bizi motive eden ya da zorunlu olduğumuz işleri yapmaya devam ediyor, diğer yandan da hayatı sorguluyoruz. Hayatımızı Covid-19 öncesi ve sonrası olarak yaşayacağımızı düşünüyoruz; Covid-19 sonrasında hiç birşeyin eskisi gibi olmayacağını, ‘dün’ün artık ‘bugün’ olduğunu ve ‘yarın’ın hiçbir zaman tekrar ‘dün’ olamayacağını artık daha da net görüyoruz. İşte böylesi günlerden geçerken, birden aklınıza geliyor: 18 Nisan – Dünya Uluslararası Anıtlar ve Sitler Günü. Tüm dünyada her yıl, Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (International Council of Monuments and Sites) - ICOMOS örgütünün öncülüğünde, kültür varlıklarının korunması konusunda farkındalık yaratmak ve toplum bilincinin oluşturulmasına / artırılmasına katkı koymak amacıyla 18 Nisan tarihinde kutlanmakta olan bu özel gün. Kıbrıs’ın kuzeyinde bir ilk olarak 2011 yılında başlanarak her yıl Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Kentsel Araştırma ve Geliştirme Merkezi (Kent-AG), Kıbrıs Araştırmaları Merkezi (DAÜ-KAM) ve/veya Mimarlık Fakültesi ortaklığında, paneller, sergiler, söyleşiler, geziler, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik bilinç artırma etkinlikleri gibi farklı yöntemlerle aralıksız olarak 9 yıl boyunca kutlanmış olan bu gün. Ve şimdi bugün onuncu 18 Nisanö kutlamak istediğimiz, ama aktif olarak kutlayamadığımız! 18 Nisan 2020 Cumartesi. Zorunlu çalışan arkadaşlarımız dışında hepimiz evlerimizdeyiz. Sağlıklı kalabilmek için evde kalıyoruz. Başka konulara odaklanmışız. Hiç birimiz kültüre mirası, anıtları, sitleri, korumayı düşünmüyoruz. Oysa dünyanın çeşitli yerlerinde bulunan anıtlar, sit alanları, tarihi kentsel peyzaj alanları, vb. bizim #ortakkültürümüz #ortakmirasımız #ortaksorumluluğumuz. Birer canlı organizma gibi, yaşayan, nefes alan, yürüyen, gelişen, ve hatta bazen hasta olan kentlerimizin, yaşam çevrelerimizin içinde yer alan tarihi kent dokuları ve kentsel-kültürel mirasımız; bizlerin, toplumlarımızın geleceği için, kentsel-mekansal kalitemizin ekonomik refah ve sosyal yaşamla uyumu için, sürdürülebilir kalkınma süreçleri için gerekli. Bugünkü sıradan olmayan ortamın içinde dahi, insan sağlığı yanında, doğal ve yapılı çevreye, kültürel varlıklara, somut ve somut olmayan kültürel mirasa saygılı bireyler olmayı unutmadan yaşamak hepimizin sorumluluğu. Bu duygu ve düşüncelerle 18 Nisan Dünya Uluslararası Anıtlar ve Sitler Günü’nü kutluyorum.